Girişimcilikte bir özelliği sahiplenerek farklılaşmak
Girişimcilikte farklılaşmanın 10 yolu’nun üçüncüsü bir özelliği sahiplenerek farklılaşmaktır. Herkesin gittiği yoldan gitmeyenlere bir yakınlık duyarız ve ilgimizi çeker. Girişimcilikte bir özelliği sahiplenerek farklılaşırken dikkat edilmesi gereken bir çok konu var.
Bir özelliği sahiplenmek markaların en sık kullandığı farklılaşma unsurlarından biridir. Yaratılan markada güven ve tutarlılık ise büyük önem taşır. Bir özelliği sahiplenirken aynı zamanda o konuda gerçekten iyi olman ve sürekli yatırım yapman gerekir. Vaadini tutmuyorsan müşteri sadece bir kez satın alır, ikinci satın almayı yapmaz. Hızlı teslimat vadediyorsan hızlı teslimat için tüm rakiplerinden önde olman ve gerekli yatırımları rakiplerinden önce yapabilmen gerekir.
BMW’nin marka stratejisi “sürüş keyfi”, Volvo’nun ise “dayanıklılık” üzerine kurulmuştur. Bu demek değildir ki BMW daha az güvenli veya Volvo’nun sürüş keyfi az. Bu markalar benimsedikleri stratejilerine çok daha fazla yatırım yapıyorlar. Bir marka, tüketicinin zihninde bir anlama sahip olmaya çalışmalıdır. Bir marka bir anlama sahip oldu mu rakibinin o kelimeyi markadan söküp alması imkansızdır. Volvo’dan daha güvenli bir araba üretmek mümkün mü? Muhtemelen evet. Peki başka bir marka tüketicinin zihnindeki “güvenli” kelimesine sahip olabilir mi? Muhtemelen hayır.
Eğer bir özelliği sahiplenmek istiyorsan bu özelliğin rakiplerin tarafından sahiplenilmemiş olmasına dikkat etmelisin. Bir niteliği sahiplenmeden önce aşağıdaki konularda düşündükten sonra kararını vermeni öneririm:
- Ürün veya hizmetim için hangi özellikler önemli?
- Hangi rakip hangi özelliği sahiplenmiş?
- Rakibimin sahiplendiği özellikleri potansiyel müşterileri farkında mı? Farkında değilse neden?
- Sahiplenilmeyen bir özellik var ise bu özellik müşteri için ne derece önemli?
- Sahiplenmek istediğin özellik konusunda gerçekten iyi misin?
- Sahiplenmek istediğin özelliği devam ettirebilmek için sürekli yatırım yapabilecek misin?